Yunan Mitolojisindeki İsimlerin Türkçe İzleri
Yunan Mitolojisindeki İsimlerin Türkçe ile Bağlantısı Üzerine Bir İnceleme
Yunanların tarih boyunca Türklere dair birçok şeyi sahiplenmeye çalıştığını gözlemliyoruz. Yunan mitolojisine baktığımızda, bazı Tanrı ve Tanrıça isimlerinin Türkçeye olan yakınlığı şaşırtıcı derecede dikkat çekici. İlk başta rastlantı gibi görünen bu benzerlikler, derinlemesine incelendiğinde farklı bir tarihi tablo ortaya koyuyor.
Genel olarak Yunan Tanrı ve Tanrıça adları, İngilizce transliterasyonlarıyla bilinir. Bu yazıda, bu isimlerin Türkçedeki karşılıklarına değineceğim. Türkçeye aktarılan bu isimlerde bazı ses değişiklikleri dikkate alınarak yapılan analizler, Yunan tanrı ve tanrıçalarının isimlerinin Türkçe kökenli olabileceğini düşündürüyor.
Örnekler:
- **Athena**: Türkçede **Asena** ismi ile büyük bir benzerlik gösteriyor. Özellikle "th" harflerinin Türkçedeki "s" sesiyle okunması bu benzerliği artırıyor. Athena, savaşçı bir bakire tanrıçadır, tıpkı Asena'nın Türk mitolojisindeki dişi kurdun savaşçı ve koruyucu yönleri gibi.
- **Artemis**: Türkçedeki **Ertemiz** ile benzeşiyor. Artemis de bir avcı ve bakire tanrıça olarak bilinir, "temiz" anlamına gelen ismiyle saf ve el değmemişlik çağrışımı yapıyor.
- **Demeter**: Yiyecek ve bereket tanrıçası olan Demeter, **Demet Er** şeklinde Türkçeye yaklaşıyor. Türkçedeki "demet demet" yiyecek, bereketi simgeler.
- **Ares**: Savaş tanrısı Ares, **Erez** olarak Türkçe okunabilir. Türkçede "er" kelimesi asker anlamında kullanılırken, Ares de savaş ve cesaretle ilişkilidir.
Özellikle Artemis isminin kökenine baktığımızda, bu kelimenin Yunan değil, Frig kökenli olduğunu görürüz. Platon’a göre Artemis, "zarar görmemiş, saf, temiz" anlamlarına gelir. Bu da Ertemiz gibi bir Türkçe kelimeyi andırır.
Tarihi ve mitolojik açıdan ilginç bir diğer bilgi de Çin kaynaklarında Hunların "İon" olarak adlandırıldığının kaydedilmesidir. Bu, Batı’ya göç eden bozkır halklarının tarihte nasıl farklı adlarla anıldığını gösteren bir örnektir. Bu bağlamda, bugünkü Yunan milletinin homojen bir yapıdan ziyade çeşitli kavimlerin karışımından oluştuğunu belirtmek gerekir: Dorlar, Mikenler (Akalar, Aeollar, Danalar), İonlar ve Pelasglar gibi çeşitli halklar bugünkü Yunanistan’ın temellerini atmıştır.
Mikenlerin aslında bugünkü Filistin-Lübnan kıyılarından geldiği, oradan Anadolu’ya ve Yunanistan’a yayıldığı bilinir. İonlar ise Anadolu’da yerleşik olan bir halktır. Yunanistan'da Mikenler'den önce muhtemelen İskit kökenli Pelasglar yaşamaktaydı. Daha sonrasında Dorlar, Yunanistan’ı işgal ederek bu topraklarda hakimiyet kurmuşlardır. Dorların ismi dikkat çekicidir; çünkü "Dor" kelimesinin alternatif bir okunuşu "Tur" olarak kabul edilebilir. Bu durumda Dor halkı, "Turan" halkı olarak okunabilir.
Bir başka dikkat çekici nokta ise Truvalı prenslerden birinin adının **Turkos** olmasıdır. Bu isim, Türklerle olan bağı işaret ediyor olabilir. Truva Savaşları sırasında Achilles, Turkos’un babası Troilus’a pusuda saldırır. Bu savaşçı soy isimleriyle de Türk tarihini anımsatıyor. Hatta Troilus’un adının "Tuğrul" olduğu dahi iddia edilmektedir.
Sonuç olarak, Yunan mitolojisi ve tarihindeki bazı unsurlar, Türklerle olan tarihsel bağları işaret eder niteliktedir. Yunan medeniyetinin temel taşlarından olan tanrıların adlarında, Anadolu’dan ve bozkır kavimlerinden gelen izler görülmektedir. Dorlar, Pelasglar ve İonlar gibi halkların izlerini taşıyan bu isimler, Yunan mitolojisinin kökeninde Türk kültürüne ait izler barındırıyor olabilir.
Tarihsel mitolojiyi daha geniş bir perspektifte değerlendirmek, iki halk arasındaki kültürel ve tarihsel bağların daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir.