Cacabey Medresesi: Kırşehir’in Tarihi ve Astronomi Merkezinin İzleri

Kırşehir kent merkezinde bulunan medrese Selçuklu döneminde Kılıçaslan oğlu Keyhüsrev zamanında Kırşehir emiri Nurettin Cibril Bin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında bir gözlem evi medrese olarak yaptırılmıştır.

Cacabey Medresesi: Kırşehir’in Tarihi ve Astronomi Merkezinin İzleri

Kırşehir kent merkezinde bulunan Cacabey Medresesi, Selçuklu döneminin önemli yapılarından biridir. Kılıçaslan’ın oğlu Keyhüsrev döneminde, Kırşehir Emiri Nurettin Cibril bin Cacabey tarafından 1271-1272 yıllarında bir gözlem evi olarak inşa ettirilmiştir. Medrese, zamanla camiye dönüştürülmüş ve mavi çinilerle süslenen minaresi nedeniyle halk arasında "Cıncıklı" Camii olarak anılmaktadır.

Mimari Özellikler:

Cacabey Medresesi, kare planlı ve kesme taştan yapılmış olup, iki eyvanlı kapalı avlulu medreseler grubuna dahildir. Medrese, döneminde astronomi yüksek okulu olarak hizmet vermiştir. Yapının taç kapısında mukarnas kavsaralı iki renkli taş işçiliği dikkat çekmektedir. Kuzeyindeki işlemeli giriş kapısı, ayrıca tuğladan yapılmış, çinili ve tek şerefeli minaresi gözlem evi olarak kullanıldığını göstermektedir. Medresenin ana eyvanında yer alan karşılıklı iki sütun, koni ve küre biçimlerinin üst üste bindirilmesiyle oluşturulmuştur. Bu sütun düzenlemesinin Anadolu Türk sanatında benzeri bulunmamaktadır.

Cacabey Kimdir?

Ceceli aşiretinin beyi Emir Bahaddin Caca’nın oğlu olan Cacaoğlu Nureddin Cebrail, 1240 yılında Kırşehir’de doğmuş ve Kırşehir’e büyük hizmetlerde bulunmuş bir devlet adamıdır. Selçukluların son yıllarında düzen bozulduğunda iller valilerle yönetilmiştir. Eskişehir Emiri olarak tanınan Caca Bey, Tokat’tan sonra Kırşehir’e bey olmuştur. Kırşehir Beyi iken Emirhor olan Eseddedin İsyanı’nı bastırmış ve Elbistan Savaşı’na katılmıştır. Savaştan sonra Mısır Memlük Sultanı Baybars’a esir düşmüş, serbest bırakıldıktan sonra Kırşehir’e dönmüştür.

Caca Bey, genç yaşta zekasını göstererek önemli hizmetlerde bulunmuş, Mevlana tarafından da övgüyle anılmıştır. Türkçe konuşan, emirleri ve devlet yazışmalarını Türkçe yapan Caca Bey, Hacı Bektaş’ı da himaye etmiştir. Anadolu’da birçok hayır kurumu yaptırmış, Eskişehir’de bir cami ve han yaptırmış, 17 cami ve zaviyeyi onarıma almıştır. Ayrıca Kırşehir’de yaptırdığı medrese, o dönemin fakültesi olarak kabul edilmiştir. Burada astronomi, matematik, fizik ve kimya gibi konularda eğitim verilmiş, yıldızlar üzerinde araştırmalar yapılmıştır.

Caca Bey, 1301 yılında Rum tekfurları ile savaşırken şehit düşmüş ve naaşı, 1272 yılında yaptırdığı medresenin yanındaki türbeye defnedilmiştir. Cacabey Medresesi, hem tarihi hem de bilimsel mirasıyla günümüzde hala önemli bir kültürel ve bilimsel merkez olarak anılmaktadır.