YAZAR HAKAN BOZ’UN DİLİNDEN İTTİHAT VE TERAKKİ

Vatan millet mücadelesini hayranlıkla izlediğim, En sevdiğim derneklerden biri olan, Milliyetçi Hekimler Derneği nin, Otağındayız Bugün gönül dostu hekimlerimiz Prof Dr Orhan Gedikli, Prof Dr Baki Kumbasar, Prof.Dr Erşan Aygün, Prof.Dr Mecit Çalışkan      Milliyetçi Hekimler Derneği Genel Başkanı Uzman Dr Yavuzhan Baş ile birlikte, Türk Düşünce Hayatından, İttihat ve Terakkiyi panoramik bakış başlıklı, Bir konferansı dinleyeceğiz Kürsüde hafif kaytan bıyıklı, Jön TÜRK görünüşlü, Yeni nesil bir araştırmacı yazarımız var Göktürk ismi HAKAN’I layıkıyla taşıyan bir yazar Hakan Boz Bugün doğum gününü hep beraber kutladığımız, Küçük delikanlı Enver Mete’nin’in babası Bayrak Kalpak Rovolver, Vatan Namus İttihat, Tarihi Değiştiren Mektuplar, Yüzüncü Yılında Ermeni Meselesi Yazarımızın kitaplarından bazıları Konu başlığımız ittihat ve Terakki Yazarımız İttihat ve Terakki hareketini Derinlemesine incelemiş. Tarihsel süreçte bu hareketin, Ne için kurulduğu, Ne yapmak istediği, Ve de en önemlisi devlet için faydalı mı? Zararlı mı? Bir hareket olduğunu, Belli Türk düşünürlerinden alıntılar yaparak Bizim önümüze serdi. Bu konuda bilinen Türk düşünürlerinin fikirleri farklı. Türk Milliyetçiliğinin önünü açan, Cumhuriyetin yapı taşlarını oluşturan, İlerici ve de öngörüsü yüksek, Kahramanlardan oluşan bir hareketti Tek amaç yıkılmaya yüz tutan Osmanlının, Küllerinizden genç bir devlet oluşturmaktı türünde Bazı yazarlara göre ise Osmanlının, sonunu hazırlayan, Zararlı bir oluşumdu Kimileri Ermeni tehciri ile ilişkilendiriyor, Suçluyor (Bendeniz ise onlardan Tanrı razı olsun diyorum. Devlete ihanetin bir bedeli olmalıydı) Ama bir gerçek var tabii Bu öncü hareketin kahramanlarının yüzde doksanı, Balkanlarda, Anadolu’da, Afrika’da, Ortadoğu’da, ŞEHİT düştüler. Bu da onların nasıl vatanseverler kahramanlar olduklarının, Çok net bir göstergesidir. Özetle dostlar Milliyetçi Hekimler Derneğinin bu konferansında, Bilgi dağarcığımıza yeni bilgiler ekledik. Ziya Gökalp’i, Nihal Atsız’ı, Enver Paşa’yı, Talat Paşa’yı, Cemal Paşa’yı, Dündar Taşer’i, Alparslan Türkeş’i, Abdülhamit Han’ı andık Mekanları cennet olsun Ve de genelde İttihat Terakki konusunda şunu anladık Onlar vatan için canlarını hiçe sayan kahramanlardı Solun yazarı olmasına rağmen Uğur Mumcu’nun; “Şimdilerde olsa ben de İttihat Terakkici olurdum” sözleri ile, Beğenisini alan ilerici bir hareketti Ve de son söz, İttihat ve de Terakki konusunda derin araştırmalar yapan, Prof.Dr. Orhan Gedikli’nin yorumu da bir dinleyelim; İttihat Terakki 1889 yılında Askeri Tıbbiyenin Vatansever öğrencileri tarafından İttihat-i Osmani Cemiyeti adıyla kurulmuştur. 1872 de iflas ettiğini açıklayan ve borçlu olduğu batı ülkelerinden Birer temsilcinin geldiği ve tüm vergilerine el konulan imparatorluk, Kurulan duyun i umumi teşkilatı ile adeta ekonomik bağımsızlığını kaybetmiş Bir devlet durumundaydı. 1700 yıllarından beri yaklaşık 200 yıldır hiçbir savaş kazanamamış Bir Osmanlı İmparatorluğunun değişik bölgelerinde ayrılıkçı hareketler başlamıştı. İşte bu ortamda ittihatçılar devletlerini yani Osmanlıyı bu perişan durumdan kurtarmak, Yeniden kurulacak meşruti monarşi ile halkı tekrar yönetime ortak etmek, meclisi açmak, Yanı ülkeye bir anlamda seçimli demokrasiyi getirmek, insanlara hürriyet, eşitlik ve adalet gibi batıda, Fransız ihtilali sonucu başlayan ve hızla yayılan hakları vermek, Böylece Osmanlı’nın 30-40 devlete parçalanmasını önlemek, son olarak ta bilime dayalı modern Osmanlı Devleti’ni oluşturmak için harekete geçtiler. Böyle ulvi duygularla yola çıkan Osmanlı İttihat Cemiyeti 1908 ikinci Meşrutiyet’in ilanından sonra İttihat Terakki Fırkası adını aldı ve az evvel saydığım ulvi gayelerine Milliyetçilik fikrini ekledi. Çünkü diğer etnik kökenlilerin Osmanlı çatısı altında kalmayacakları açıkça ortada idi. Osmanlıyı parçalamak için çıkan birinci dünya harbi amacına ulaşmış ve Osmanlı’nın Türk kanadına milli devletlerini kurmak görevi kalmıştı. İşte ittihatçıların büyük çoğunluğu büyük bir sevgi ile bağlı oldukları devletleri Yani Osmanlı İmparatorluğunu kurtarmak için Trablusgarp’ta, Balkan Harplerinde, Birinci Cihan Harbinin 12 cephesinde şehit düştüler. Arta kalanlar ise Milli Kurtuluş Harbimizi vererek 20. Yüzyılın ilk çeyreğinde tek bağımsız Müslüman Türk Devleti olan, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdular. İttihat Terakkinin hiç hatası olmadı mı? Tabii ki oldu. Ancak doğruları yanlışlarından bin kat fazla idi. Vatanseverlikleri tartışma konusu bile yapılamaz. Hepsinden Allah razı olsun. Mekanlar cennet olsun.

YAZAR HAKAN BOZ’UN DİLİNDEN  İTTİHAT VE TERAKKİ
Vatan millet mücadelesini hayranlıkla izlediğim, En sevdiğim derneklerden biri olan, Milliyetçi Hekimler Derneği nin, Otağındayız Bugün gönül dostu hekimlerimiz Prof Dr Orhan Gedikli, Prof Dr Baki Kumbasar, Prof.Dr Erşan Aygün, Prof.Dr Mecit Çalışkan      Milliyetçi Hekimler Derneği Genel Başkanı Uzman Dr Yavuzhan Baş ile birlikte, Türk Düşünce Hayatından, İttihat ve Terakkiyi panoramik bakış başlıklı, Bir konferansı dinleyeceğiz Kürsüde hafif kaytan bıyıklı, Jön TÜRK görünüşlü, Yeni nesil bir araştırmacı yazarımız var Göktürk ismi HAKAN’I layıkıyla taşıyan bir yazar Hakan Boz Bugün doğum gününü hep beraber kutladığımız, Küçük delikanlı Enver Mete’nin’in babası Bayrak Kalpak Rovolver, Vatan Namus İttihat, Tarihi Değiştiren Mektuplar, Yüzüncü Yılında Ermeni Meselesi Yazarımızın kitaplarından bazıları Konu başlığımız ittihat ve Terakki Yazarımız İttihat ve Terakki hareketini Derinlemesine incelemiş. Tarihsel süreçte bu hareketin, Ne için kurulduğu, Ne yapmak istediği, Ve de en önemlisi devlet için faydalı mı? Zararlı mı? Bir hareket olduğunu, Belli Türk düşünürlerinden alıntılar yaparak Bizim önümüze serdi. Bu konuda bilinen Türk düşünürlerinin fikirleri farklı. Türk Milliyetçiliğinin önünü açan, Cumhuriyetin yapı taşlarını oluşturan, İlerici ve de öngörüsü yüksek, Kahramanlardan oluşan bir hareketti Tek amaç yıkılmaya yüz tutan Osmanlının, Küllerinizden genç bir devlet oluşturmaktı türünde Bazı yazarlara göre ise Osmanlının, sonunu hazırlayan, Zararlı bir oluşumdu Kimileri Ermeni tehciri ile ilişkilendiriyor, Suçluyor (Bendeniz ise onlardan Tanrı razı olsun diyorum. Devlete ihanetin bir bedeli olmalıydı) Ama bir gerçek var tabii Bu öncü hareketin kahramanlarının yüzde doksanı, Balkanlarda, Anadolu’da, Afrika’da, Ortadoğu’da, ŞEHİT düştüler. Bu da onların nasıl vatanseverler kahramanlar olduklarının, Çok net bir göstergesidir. Özetle dostlar Milliyetçi Hekimler Derneğinin bu konferansında, Bilgi dağarcığımıza yeni bilgiler ekledik. Ziya Gökalp’i, Nihal Atsız’ı, Enver Paşa’yı, Talat Paşa’yı, Cemal Paşa’yı, Dündar Taşer’i, Alparslan Türkeş’i, Abdülhamit Han’ı andık Mekanları cennet olsun Ve de genelde İttihat Terakki konusunda şunu anladık Onlar vatan için canlarını hiçe sayan kahramanlardı Solun yazarı olmasına rağmen Uğur Mumcu’nun; “Şimdilerde olsa ben de İttihat Terakkici olurdum” sözleri ile, Beğenisini alan ilerici bir hareketti Ve de son söz, İttihat ve de Terakki konusunda derin araştırmalar yapan, Prof.Dr. Orhan Gedikli’nin yorumu da bir dinleyelim; İttihat Terakki 1889 yılında Askeri Tıbbiyenin Vatansever öğrencileri tarafından İttihat-i Osmani Cemiyeti adıyla kurulmuştur. 1872 de iflas ettiğini açıklayan ve borçlu olduğu batı ülkelerinden Birer temsilcinin geldiği ve tüm vergilerine el konulan imparatorluk, Kurulan duyun i umumi teşkilatı ile adeta ekonomik bağımsızlığını kaybetmiş Bir devlet durumundaydı. 1700 yıllarından beri yaklaşık 200 yıldır hiçbir savaş kazanamamış Bir Osmanlı İmparatorluğunun değişik bölgelerinde ayrılıkçı hareketler başlamıştı. İşte bu ortamda ittihatçılar devletlerini yani Osmanlıyı bu perişan durumdan kurtarmak, Yeniden kurulacak meşruti monarşi ile halkı tekrar yönetime ortak etmek, meclisi açmak, Yanı ülkeye bir anlamda seçimli demokrasiyi getirmek, insanlara hürriyet, eşitlik ve adalet gibi batıda, Fransız ihtilali sonucu başlayan ve hızla yayılan hakları vermek, Böylece Osmanlı’nın 30-40 devlete parçalanmasını önlemek, son olarak ta bilime dayalı modern Osmanlı Devleti’ni oluşturmak için harekete geçtiler. Böyle ulvi duygularla yola çıkan Osmanlı İttihat Cemiyeti 1908 ikinci Meşrutiyet’in ilanından sonra İttihat Terakki Fırkası adını aldı ve az evvel saydığım ulvi gayelerine Milliyetçilik fikrini ekledi. Çünkü diğer etnik kökenlilerin Osmanlı çatısı altında kalmayacakları açıkça ortada idi. Osmanlıyı parçalamak için çıkan birinci dünya harbi amacına ulaşmış ve Osmanlı’nın Türk kanadına milli devletlerini kurmak görevi kalmıştı. İşte ittihatçıların büyük çoğunluğu büyük bir sevgi ile bağlı oldukları devletleri Yani Osmanlı İmparatorluğunu kurtarmak için Trablusgarp’ta, Balkan Harplerinde, Birinci Cihan Harbinin 12 cephesinde şehit düştüler. Arta kalanlar ise Milli Kurtuluş Harbimizi vererek 20. Yüzyılın ilk çeyreğinde tek bağımsız Müslüman Türk Devleti olan, Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdular. İttihat Terakkinin hiç hatası olmadı mı? Tabii ki oldu. Ancak doğruları yanlışlarından bin kat fazla idi. Vatanseverlikleri tartışma konusu bile yapılamaz. Hepsinden Allah razı olsun. Mekanlar cennet olsun.